27 Nis 2011

TÜRK'E TARİF GEREKMEZ...


Kıbrıs'tan gelen bu meşhur Con'un üstünde böyle yazıyor ve beni çok güldürüyor:

Pişirme önerisi
Türk'e tarif gerekmez. Adı Türk kahvesidir.

Arkadaşlarının, ne sevdiğini bilmesi, seni düşünmesi, böyle ince davranması çok güzel bişi.

Bol köpüklü kahveli, baharlı, güneşli günler...

26 Nis 2011

26nisan2011


Kaç yaşındayız....
Kaç yıldır biraradayız...

Ama hala beni en çok sevindiren, en çok güldüren,
Gerekirse en çok üzen ama hemen peşinden en çok mutlu edebilen,
Beni benden daha iyi bilen,
Beni benden daha çok sevebilen...

İyi ya da kötü, saçma ya da değil, komik ya da hüzünlü...
Her ama her şeyimi paylaştığım hala tek insan...

İyi ki varsın!

Sen olmasaydın o kadar çok şeyim eksik olurdu ki...
Sen olmasaydın o kadar az olurduk ki...

Seni çok ama çok seviyorum...Benim canım...Her şeyim...Ablacığım.
Doğum günün kutlu olsun.

4 Nis 2011

İSİM DEĞİŞİKLİĞİ DAVASI NASIL AÇILIR?

Bir önceki yazıda bahsettiğim isim değiştirme mevzusuna ilişkin adsız birinin, "ben de istiyorum, nasıl oluyor, ne yapılıyor" sorusuna cevap olarak, hem  de belki başka merak edenler ya da öğrenmek isteyenler vardır diye, isim değişikliği davası nasıl açılıyor, elimden geldiğince az karmaşık şekilde anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle şunu belirteyim, bu tür davalar karşıt bir durum yaratmadığından, yani sizin isim değişikliği talebinize itiraz edecek bir kişi ya da kurum olmadığından avukat tutmanıza gerek yok. Başvurusunu, takibini, her şeyini sizin halledebileceğiniz basit bir dava bu. Ha ama tanıdık bir eşiniz dostunuz varsa avukat, size mahkeme günü alma konusunda bir kıyak yapabilir, rica ederseniz. Kalemdeki memurlara rica ederek, en erken şekilde mahkeme günü vermelerini rica edebilir.Böylece süreci hızlandırmış, boşu boşuna 2-3 hafta zaman kaybetmemiş olursunuz.

Bu şartlar altında gelelim, nerden başlayıp, nasıl sonlandıracağımıza...

1.İsminizi neden değiştirmek istediğinizi belirten bir dilekçe yazıyorsunuz.
(Nette çok örnek var kullanabileceğiniz. Ve elbette gerekçeniz "Beni zaten herkes x değil, y isimle bilir" olmalı.)

2.Dilekçenizle birlikte Asliye Mahkemesi'ne gidip başvurunuzu yapıyorsunuz. Dava dosyası alma, dosyayı taratma gibi işlemler var bu aşamada. Adliyedeki memurlar sizi zaten yönlendiriyorlar.
(Bunu yaparken yaklaşık 40-45 lira çıkacak cebinizden.)

3.Dilekçeniz işleme koyulacak. Bu noktada ben tanıdık bir avukat aracılığı ile gittiğim için, mahkeme gününü çok erken bir tarihe, üç gün sonrasına alabildim. Normalde 2-3 hafta bekleniyormuş, mahkemelerin yoğunluğuna bağlı olarak. Ayrıca süreci hızlandırmak için, normalde Nüfus Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Müdürlüklerine posta yoluyla ulaştırılan belgeleri ben elden teslim ettim. Çünkü üç gün içinde o yazılar ilgili yerlere ulaşıp, cevap vermeyeceklerdi. Bunları yaparken herhangi bir ücret ödemiyorsunuz, sadece bir iki kez git gel yapıyorsunuz ki ,çok uğraştırmalı bir şey değil.

4.Geldik mahkeme gününe...Bir şahit yeterli olmasına rağmen, işi sağlama almak için, iki şahidinizle duruşmaya gidiyorsunuz.Şahitler anne-baba-kardeş dahil her yakınlıktaki akrabanız, arkadaşınız, eşiniz dostunuz, hatta sokaktan geçen iki insan bile olabilir. Bu noktada gerçekten sizin için bir nevi yalancı şahitlik yapmayı kabul edecek yakınlarınızın kim olduğunu görüyorsunuz :)

5.Mahkeme zaten işin en kolay kısmı. Beş dakikalık bir olay. Hakim bana adresim dışında bir şey sormadı bile.Şahitlik yapan arkadaşıma, "Nerden arkadaşsınız, kaç yıldır arkadaşsınız, bu şahsı bu isimle biliyorsunuz doğru mudur?" şeklinde üç soru sordu sadece.

6.Sonra geçici mahkeme kararını alıp tekrar Nüfus Müdürlüğüne gidiyorsunuz.

7.Nüfus Müdürlüğünden sonra bir yerel gazeteye ilan veriyorsunuz.
(Yaklaşık 70-80 lira tutuyor.)

8.Şimdi sakin ve bir nebze rahatsınız. Hatta mutlu olmalısınız. İki haftalık temyiz süresini bekleyeceksiniz.Sonra, gazeteye verdiğiniz ilanla birlikte tekrar adliyeye, ordan nüfusa falan gidip yeni kimliğinizin çıkarılması için gerekli işlemleri yaptıracaksınız.

9.Sonra mı?.. Sonrasını ben de bilmiyorum. Sanırım yeni kimlik resmen alındığında her şey biraz daha başka olacak. Daha inanacak insan. Daha mutlu olacak. Resmi olarak yeni isminiz, istediğiniz, seçtiğiniz, beğendiğiniz bir isim olacak. E daha ne olsun..... :)

Belki fazla aşamalı, zahmetli bir iş gibi görünüyor ama değil. Tahminimce asıl iş bundan sonra. Mahkeme kararını çoğaltıp, isminizin geçtiği her yere bu değişikliği bildirmek gerekiyor nihayetinde. Buraya kadar bir zorluk ya da aksaklıkla karşılaşmadım, umarım bundan sonrası da böyle gider.
Ve umarım bu yazı biraz da olsa, benim gibi hayatında bu köklü değişikliği yapmak isteyen kararsızlara gaz, kararlılara da bilgi verici nitelikte olmuştur.
Her zaman dediğim gibi, kimse sevmediği bir isimle yaşayıp ölmek zorunda değil. İsim de sizin, hayat da...O halde nasıl yaşayacağınıza siz karar verin.
Daha fazlasını sormak isteyenlere yine yardımcı olmaya çalışırım, yorum ya da mail yazmanız yeterli...